|
|
Skorbord:
Temel, evli bir arkadaşını ziyarete gider.
Evin hanımı çok güzel bir içki masası hazırlamıştır.
Hep birlikte yiyip, içip sohbet ederler. Kimse
zamanın nasıl geçtiğinin farkına varmaz. İçkinin
etkisiyle, ev sahibi sızar ve horlamaya başlar.
Kadın, Temel'e yaklaşır ve kulağına fısıldar:
- Haydi biraz sevişelim.
Temel sıkılarak:
- Nasıl olur? Sen benim arkadaşımın eşisin. Hem sonra
ya aniden uyanırsa ?
Kadın, üstündeki son giysiyi de çıkartırken: - Yer
yerinden oynasa, uyanmaz artık. Temel eğilir ve
arkadaşının göğsünden bir kıl kopartır. Arkadaşının
horultusunda hiçbir değişme olmaz. Bunun üzerine
kadınla çılgınca sevişmeye başlar.
Kadın, bir süre sonra içli bir sesle:
- Haydi bir daha.
Temel, arkadaşının göğsünden bir kıl daha kopartır,
horultu yine devam etmektedir. Bir kez daha
sevişirler. Olay, sabaha kadar tam beş kez
tekrarlanır. Güneşin ilk ışıkları odaya dolarken,
Temel bir kıl daha koparınca, arkadaşı: - Bak dostum,
bütün gece karımla seviştin. Ses çıkartmadım. Ama
beni skorboard olarak kullanmaya devam edersen,
canına okurum ha!
Çukur işi
Temel bir grup arkadaşıyla çukur açıyormuş.Bir başka
grupda gelip çukurları kapıyomuş. Adamın biri çok
merak etmiş ve ne yaptıklarını sormuş.
Temel: -Bir grup daha fardu, onlarda fidan dikeydu,
bucün gelmeduler, piz de pizim işler geri kalmasın
diye çalişayruz...
Dedikoducu Pezevenk
Temel hergün evine trenle gidip gelmektedir.Yine bir
gün trende giderken karşısında oturan adamın biri
pezevenk der. Temel şaşırır acep bağamı dedi diye
sağına soluna bakınır. Adam yine pezevenk der.Temel
yine şaşkınlık içinde sağa sola bakınır; sanırım bağa
dedi der. Olay çıkmaması için ilk durakda iner ve
olayı evde karısına anlatır.
-Fadime bugün trende adamın biri bağa pezevenk dedi
der.
Fadime ; hadi ya bak terbiyesize der.
Temel ertesi gün aynı adamla tekrar trende
karşılaşır.Adam bu sefer Temel'e bakarak şöle der:
-Dedikoducu pezevenk...
Dile benden ne dilersen
Temel, Dursun'a arabasının öyküsünü anlatıyordu :
-"Bir gün otostop yapıyordum ki önümde, bu arabayla,
mini etekli güzel bir bayan durdu ve beni arabasına
aldı. Bir süre gittikten sonra kadın arabayı kuytu
bir köşeye çekti. Mini eteğini iyice yukarı çekip,
dudaklarını ıslattı ve "Benden ne istersen
alabilirsin" dedi, ben de arabasını aldım."
Dursun : -"iyi etmişsin Temel, zaten mini etek sana
hiç yakışmazdı!."
Firar
Ufak bir suçtan hapse düşen Temel'in koğuş arkadaşı
sık sık hastalanmakta haftada bir doktora
gitmektedir.Adamın doktordan her gelişinde bir uzvu
kesilmektedir.Bir gün bacağı,sonra kolu,eli...Son
gelişinde Temel koğuş arkadaşının kulağına eğilir
manalı bir gülüşle: -Uy!Hemşerim sanmaki anlamayrum,bağa
öyle geliyoki galiba sen kısım kısım firar edeysun...
İşaret
Balığa çıkacak olan Lazlar konuşuyorlarmış :
- Dün balık avladığımız yeri işaretledin mi ?
- Evet kayığa işaret koydum
- Aptal! Ya bugün başka kayıkla balığa çıkarsak ?!
Paça
Adamın biri Karadeniz'i gezerken bakmış bir köyde
bütün koyunlar üç bacaklı. Merak etmiş ve arabasından
inip çobana sormuş niye koyunlar böyle diye. Bunun
üzerine çoban :
- Canımız her paça istediğinde koca koyunu kesecek
değildik herhalde...
Yassı Tavuk
Karadeniz'i gezen bir adam yolda aniden önüne çıkan
tavuğu ezmiş. Hayvanı ezdiği için üzüntü duymuş ve
gidip sahibine en azından parasını vermek istemiş.
Almış tavuğu ve hemen oradaki köye gitmiş. Elindeki
tavukla kahveden içeri girmiş ve :
- Afedersiniz; ben hemen köy dışında bu tavuğu ezdim.
Sahibini arıyorum, en azından parasını vereyim diye.
Acaba bu tavuğun sahibi kim ? Bunun üzerine hep
beraber tavuğa bakan Lazlar :
- Hemşerim sen yanlış geldin. Bizim köyde böyle yassı
tavuk bulunmaz.
Mendil
Temel ve İdris sahilde gezinirken Temel'in kafasına
martı sıçmış. Temel :
- Mendilin var mı
- Var da, ne yapacaksın ? Martı çoktan uzaklaştı.
Pro
Lazlar kahvede otururken bir arkadaşları içeri girmiş
:
- Temel, ineklerinden pipo içen var mı ?
- Yok
- O zaman ahırın yanıyor
Boyacı Laz
Laza karayollarını boyama işi vermişler. Laz başlamış
çalışmaya. İlk gün tam 200 metre boyamış. İkinci gün
100 metre, üçüncü gün 50 metre. Artık dördüncü gün 10
metre boyayınca amiri Lazı çağırmış:
- Hayırdır evladım iyi çalışıyordun ?
- Ben yine iyi çalışıyorum
- İyi ama dün 50 metre bugün de 10 metre boyamışsın.
- E... haliyle. İlk günlerde boya kovasına gidip
gelmek kolaydı, sonraları çok vakit almaya basladı.
Doğan ın Yengesi
Temel ormanda agaç kesiyormus, o sırada çevreciler de
ormanda yürüyüşe çıkmışlar, Temeli bu vaziyette
görünce bir güzel pataklamışlar... Temel üstü başı
perişan halde köye dönerken Dursun a rastlamış,
Dursun;
-Ula Temel bu ne hal böyle? diye sormuş,
Temel de anlatmış;
- Ormanda ağaç keseydum, birden kalabaluk pir grup
Doğan ın yengesini bozmişum diye dövdü peni, halbuki
ne Doğan ı taniyruuum, ne de yengesuni..
Temel, Karısı ve Karısının Aşığı
Temel, bir haftalığına gittiği memleketten, haber
vermeden erken dönünce karısını evde başka bir
erkekle yatakta bulur. Derhal belinde taşıdığı
tabancasına davranan Temel, yatakta yakaladığı adamı
alnının ortasından vurur. Tabancayı tam kendi
kafasına doğrultmuşken, karısı haykırarak üzerine
atlar:
- Dur Temelim, kıyma kendine!..
Temel, sinirden titreyerek haykırır:
- Sus kaltak, sira sana da gelecek!..
Şişlik
Temel tarlada çalışırken çişi gelmiş, çıkarmış oraya
çişini yaparken başlamış bağırmaya
-"uyy yandum!..".
Fatime kosmus yanina -"Ula ne oldi?"
Temel: -"Ari sokti çukumi daa."
Hemen kasabaya doktora giderler. Doktor Temelin
aletini eline alır evire çevire incelerken Fatime de
yandan onlara bakmaktadır. Fadime doktorun kulağına
eğilir ve der ki:
-"Toktor bey acısını al ama şişluk kalsun
Bir kötülüğünü görsem tıklıycam
Temel evlenir iki ay geçer ama tık yok, haber önce
Hatice'nin annesine, oradan tüm mahalleye ve tabii ki
Dursun'nun kulağına gelir. İlk karşılaşmada Dursun
dayanamaz sorar.
-Evlilik nasıl gidiyor Temel
-İyi gidiyor
-Nasıl böyle dersin tık yokmuş daha?
-Henüz hiç bir kötülüğünü gormedim ki.!!
Akrobat Temel
Temel marangoz ama ne marangoz mesleğinin zirvesinde
derken trabzona dünyanın en büyük sirki geliyor çadır
direğini dikmek içinde usta bir marangoza ihtiyaç var
arayıp soruşturuyorlar en iyi usta olarak temeli
tavsiye ediyorlar temel sirke gelip ne iş
yapılacağına bakıp takımlarını alıp geliyor ve
direğin üstüne çıkıp başlıyor direği yere çakmaya bu
sırada sirkin patronu aşağıdan temeli seyrediyor
derken temel birden havada iki parande üç salto
atarak yere iki ayağının üstüne ve ellerini bacağının
yanlarına vurarak sağlam bir şekilde düşüyor bunu
gören patron içtiği puroyu yutuyor ve koşarak temelin
yanına gelip aynı hareketi yapmasını ve bunun
karşılığında ise çok büyük para kazanacağını
anlatıyor temel ise kesinlikle olmaz diyor patron
gene aynı hareket için para ve 20 senelik ip
canbazlarının bile bu hareketi yapamadığını anlatıyor
adam ısrar ediyor temel kabul etmiyor adam gene ısrar
temel en sonunda adamın kulağına eğilip ula hemşerim
benim her sefer aynı hareketi yapmam için direğin
tepesinde aletin başına mı vurmam lazım.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|